Çevre İzin ve Lisans Belgesi başvuru işlemleri Çevre Bakanlığı Entegre Çevre Bilgi Sistemi üzerinden dijital başvuru işlemleri ile yapılarak başlatılır. İşletmenin bu süreci başlatabilmesi için Çevre Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş Çevre Yönetim Danışmanlık hizmeti veren firmalar ile çalışması zorunludur.
İzin ve Lisans belgesi ana başlıkları ile 3 aşamadan oluşur.
Çevre izin ve lisans belgesi almak için öncelikle Geçici Faaliyet Belgesi (GFB) başvurusu yapılır. GFB onayı sonrası, ilgili tüm bilgi, belge ve raporlar elektronik imza ile Çevre Bakanlığı e-izin portalına yüklenerek çevre izin ve lisans başvurusu tamamlanır.
Yetkili merci (Bakanlık veya İl Müdürlüğü) başvuruyu inceleyip uygun bulursa 5 yıl geçerli çevre izin ve lisans belgesi düzenler.
Çevre İzin ve Lisans Belgesi, bir işletmenin çevresel etkilerini kontrol altına almak için Çevre Kanunu ve ilgili yönetmelik gereğince alınması zorunlu olan resmi izin belgesidir. Bu belge, işletmenin emisyon, deşarj, gürültü ve atık yönetimi gibi alanlarda teknik yeterlilik sağlandığını gösterir.
10 Eylül 2014 tarihli ve 29115 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Çevre İzin ve Lisans Yönetmeliği, çevre izin/lisans süreçlerinin temelini oluşturur. Bu yönetmelik uyarınca daha önce ayrı ayrı alınan emisyon izni, deşarj izni gibi izinler günümüzde entegre bir çevresel izin/lisans belgesi altında birleştirilmiştir.
Çevre izin/lisans zorunluluğunun hukuki dayanağı 2872 sayılı Çevre Kanunu ve bu kanuna dayanılarak çıkarılmış olan Çevre İzin ve Lisans Yönetmeliği’dir. Çevre Kanunu’nun 15. maddesi, ilgili yönetmeliklerde belirtilen izinleri almadan faaliyette bulunan işletmelerin faaliyetlerinin durdurulacağını hükme bağlamıştır.
Çevre izin yönetmeliği 29 Nisan 2009 tarihinde yayımlanmış, 1 Nisan 2010’da yürürlüğe girmiştir.
Mevcut uygulama ise 10 Eylül 2014 tarihli yönetmelikle güncellenmiş olup günümüzde “Çevre İzin ve Lisans Belgesi” adı altında bütünleşik bir sistem uygulanmaktadır.
Bu mevzuat, işletmelerin çevreye zarar verebilecek faaliyetlerini izin ve lisans şartına bağlayarak denetim altına almayı amaçlar. Ayrıca her yıl idari yaptırım tutarları ve uygulama esasları güncellenerek Resmî Gazete’de yayımlanmaktadır.
Çevre izin ve lisans belgesi alması gereken işletmeler, ilgili yönetmelikte Ek-1 ve Ek-2 listeleri ile tanımlanmıştır.
Maden ve yapı endüstrisi, enerji, kimya ve petrokimya, metal, gıda ve hayvancılık, yüzey kaplama, atık yönetimi ile diğer hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren ve yönetmeliğin Ek listelerinde yer alan işletmeler bu belgeyi almak zorundadır.
Bu listelerde yer alan sektörler ve eşik kapasiteler, yönetmelik eklerinde ayrıntılı olarak belirtilmiştir. Dolayısıyla faaliyetleri sonucu hava emisyonu, su deşarjı veya atık oluşumu ile çevreye etkisi olan sanayi tesislerinin büyük çoğunluğu bu belgeyi almak zorundadır.
Yönetmelik Ek-1 ve Ek-2’de belirtilen yükümlü faaliyet türleri oldukça geniş bir yelpazeye yayılır.
Başlıca örnekler:
Yukarıda sayılanlar örnek niteliğindedir. Yönetmelik eklerinde ayrıntılı olarak hangi kapasitedeki hangi sektörlerin izin/lisans alması gerektiği listelenmiştir. Bu liste dışındaki küçük ölçekli ve çevresel etkisi düşük işletmeler genellikle bu belgeyi almak zorunda değildir.
Fakat ek listede bulunmayan işletmelerin, Çevre Kanunu’nun ilgili diğer yönetmeliklerine göre farklı yükümlülükleri bulunabilir. Bu sebeple çevre danışmanlık desteği almaları gerektiği durumlar olabilir.
Enerji, maden, metal, kimya, petrokimya, çimento, cam, seramik, tekstil, gıda, atık yönetimi, tarım ve hayvancılık, kağıt, boya, plastik gibi sektörlerde faaliyet gösteren ve belirli üretim kapasitesinin üzerinde olan işletmeler zorunlu kapsama girer.
Bu sektörlerdeki işletmeler, çevreye kirletici unsur salan veya atık üreten faaliyetleri nedeniyle çevre izni veya çevre izin ve lisans belgesi almakla yükümlüdür.
Yönetmelik kapsamına giren bir işletme, eğer bu belgeyi almadan faaliyete başlar veya devam ederse, “izinsiz faaliyette bulunmak” fiili gerçekleşmiş olur ve ciddi yaptırımlarla karşılaşır.
Öte yandan, Ek-1 veya Ek-2 listesinde yer aldığı halde alıcı ortama herhangi bir emisyon veya deşarjı olmayan işletmeler ise bulundukları ilin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne başvurarak “çevre izin muafiyeti” talep edebilir.
Çevre izin ve lisans başvurusu yaparken, işletmelerin faaliyetlerine dair oldukça kapsamlı bir dokümantasyon sunmaları gerekir. Yönetmelik, başvurularda sunulması zorunlu bilgi ve raporları Ek-3A, Ek-3B ve Ek-3C listeleri olarak tanımlamıştır.
Bu eklerde belirtilen belgeler, ortak belgeler (tüm başvurularda istenir) ve özel belgeler (işletmenin faaliyet konusuna göre istenir) şeklinde sınıflandırılabilir.
Faaliyet konusu ne olursa olsun, tüm işletmelerin çevre izin/lisans başvurusunda sunması gereken ortak belgeler şunlardır:
Yukarıdaki belgelerin tamamı genellikle Ek-3B Ortak Belgeler kapsamında değerlendirilir. Bunlar, her başvuruda standart olarak aranır.
Tüm belgelerin güncel, doğru ve eksiksiz olması kritik önem taşır; zira bu belgeler başvurunun temelini oluşturur ve değerlendirme sürecinde ilk incelenecek unsurlardır.
İşletmenin yaptığı faaliyet türüne (ve tabi olduğu izin/lisans konularına) göre, ortak belgelere ilave olarak özel belgeler sunulmalıdır.
Yönetmeliğin Ek-3B Özel Belgeler ve Ek-3C listeleri, bu duruma örnek teşkil eden belgeleri listeler.
Başlıca özel belgeler şunlardır:
Bu sayılan özel belgeler, tesisin hangi çevre izin ve lisans konularına tabi olduğuna bağlı olarak başvuru dosyasına eklenir.
Örneğin bir tekstil boyama fabrikası için hava emisyon raporu ve atıksu deşarj analizleri kritik iken, bir atık geri kazanım tesisi için atık yönetim planı ve tesis teknik proje bilgileri daha ön plandadır.
Özetle, başvuru dosyasında Ek-3A formundaki bilgiler, Ek-3B’deki ortak belgeler ve faaliyet bazlı özel belgeler ile Ek-3C’de tanımlı lisans konularına ilişkin raporlar eksiksiz sunulmalıdır.
Bütün belgeler elektronik ortamda PDF, DOC, JPEG vb. formatlarda hazırlanarak, e-izin sistemine yüklenecektir.
Belgelerin güncel ve resmi/akredite kurumlarca onaylı olması da şarttır (örneğin ölçüm raporları Bakanlıkça yetkili çevre laboratuvarlarından alınmalıdır.
Belgelerde eksiklik veya hatalı bilgi bulunması durumunda, başvuru değerlendirme aşamasında “eksik tamamlama” süreci işletilecektir.
Çevre izin ve lisans belgesi başvuru süreci, belirli adımları izleyen ve çevrim içi (online) olarak yürütülen bir süreçtir. Başvurular, T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın entegre çevre bilgi sistemi üzerinden yapılır.
Süreç genel hatlarıyla şöyle işler:
İşletme önce yukarıda belirtilen tüm bilgi ve belgeleri hazırlayarak Geçici Faaliyet Belgesi başvurusu yapar. GFB başvurusu, elektronik imza ile e-Çevre İzin (E-İzin) sistemine, gerekli form ve dokümanlar yüklenerek gerçekleştirilir.
Başvurunun, işletmenin tabi olduğu tüm izin ve lisans konularını kapsayacak şekilde yapılması gerekir; yani bir işletme aynı adreste yürüttüğü tüm çevresel faaliyetler için tek seferde entegre bir başvuru yapar
Başvuru, e-izin sistemi üzerinden ilgili yetkili mercie iletilir. Eğer işletme Ek-1 listesinde ise başvuruyu değerlendirecek yetkili merci Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olacaktır; Ek-2 listesindekiler için yetkili merci işletmenin bulunduğu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’dür. Başvurunun yetkili mercie iletilmesiyle birlikte değerlendirme süreci başlar.
Yetkili merci (Bakanlık veya İl Müdürlüğü) GFB başvurusunu 30 takvim günü içinde ön incelemeye tabi tutar. Bu aşamada sunulan belgelerin tam olup olmadığı kontrol edilir.
Eğer başvuru dosyasında herhangi bir eksik bilgi veya belge tespit edilirse, idare eksiklerin giderilmesi için başvuru sahibine resmi bir bildirim yapar. Bildirimde hangi belgelerin eksik veya yetersiz olduğu belirtilir.
İşletme, eksik bildirimini aldıktan sonra en fazla 60 takvim günü içinde istenen eksiklikleri tamamlayıp sisteme yüklemek zorundadır. Bu süre içerisinde eksikliklerin giderilmesi kritik önem taşır; zira belirtilen sürede eksikler tamamlanmazsa başvuru iptal/red edilebilir. Eksiklerin tamamlanmasıyla birlikte başvuru yeniden değerlendirmeye alınır.
Eksiksiz hale gelen GFB başvurusu, yetkili merci tarafından 20 takvim günü içinde nihai olarak değerlendirilir. Başvuru uygun bulunursa, elektronik ortamda Geçici Faaliyet Belgesi düzenlenir ve imzalanır.
GFB, e-izin sisteminde başvuru sahibine elektronik olarak teslim edilir (çıktısı da alınabilir) ve bu belge ile işletme, geçici süreliğine faaliyetine yasal olarak devam edebilir. GFB’nin geçerlilik süresi 1 yıldır.
GFB alındıktan sonra, işletmenin en geç 1 yıl içinde çevre izin ve lisans belgesini alması gerekir. Pratikte GFB verilir verilmez, aynı dosya üzerinden nihai izin ve lisans başvuru süreci devam eder.
İdare, GFB aşamasında eksiksiz kabul ettiği dosyayı detaylı teknik değerlendirmeye tabi tutar. Bu aşamada süreç çoğunlukla şunları içerir:
Yetkili merci, nihai çevre izni/lisansı başvurusunu en geç 60 takvim günü içinde sonuçlandırmalıdır. Bu süre zarfında çıkabilecek ek talepler ve bunların tamamlanması süreci uzatabilir; ancak genel olarak 2-3 ay içinde nihai karar verilir.
Yapılan değerlendirme sonucunda işletmenin tüm yükümlülükleri karşıladığı, çevre mevzuatı standartlarına uygun çalıştığı tespit edilirse Çevre İzin Belgesi veya Çevre İzin ve Lisans Belgesi düzenlenir. Bu belge e-izin sistemi üzerinden elektronik imza ile onaylanır ve başvuru sahibine iletilir. Belge, üzerinde belirtilen tarih itibariyle yürürlüğe girer ve 5 yıl süreyle geçerlidir. Böylece başvuru süreci tamamlanmış olur.
Çevre izin ve lisans belgesini almak bir nihai amaç değil, işletmenin çevre mevzuatına uyumunun sürekli bir süreç olduğunun göstergesidir. Belge alındıktan sonra da işletmeler, belli periyotlarla veya ihbar/şikayet üzerine çevre denetimlerine tabi tutulurlar. Bu denetimler sırasında belgenin geçerliliği ve işletmenin belge ekindeki şartlara uyup uymadığı kontrol edilir. Ayrıca, çevre izni almadan faaliyet gösteren işletmelere yönelik ağır yaptırımlar söz konusudur.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlükleri ile Bakanlık denetçileri, planlı ya da habersiz olarak işletmeleri denetleyebilir. Çevre denetimlerinde genellikle şu hususlar kontrol edilir:
Denetim sonucunda eğer küçük eksikler tespit edilirse, genelde işletmeye bu eksikleri gidermesi için süre verilir (örneğin 1 ay içinde filtreyi bakım yaptır gibi). Ancak ciddi bir aykırılık varsa, idari yaptırım uygulanır.
En ciddi durum, bir işletmenin çevre izni veya geçici faaliyet belgesi olmaksızın faaliyette bulunması halidir. Çevre Kanunu’nun 15. maddesi uyarınca, böyle bir durumda idare süre vermeksizin faaliyeti derhal durdurur.
Yani işletme, “belgesiz” yakalanırsa herhangi bir uyarı süresi almadan kapatılabilir. Durdurma kararı, işletmeye Valilik aracılığıyla iletilir ve kolluk kuvvetleri nezaretinde tesis mühürlenebilir. Ayrıca idari para cezaları devreye girer. Çevre Kanunu Madde 20 ve ilgili yönetmelikler gereği, izinsiz çalışan tesislere çok yüksek tutarlarda para cezaları uygulanır.
Bu cezalar tesisin büyüklüğüne, ihlalin boyutuna göre artabilir; hatta bazı durumlarda proje bedelinin %2’si oranında ceza verilmesi gibi hükümler de vardır (özellikle ÇED sürecini atlayanlar için).
Belgesiz faaliyet sadece para cezasıyla kalmaz, aynı zamanda ceza uygulansa dahi işletmeye izin belgesi alması şartı getirilir. Yani ceza ödemek, işletmeyi meşrulaştırmaz; en kısa sürede gerekli başvuruları yapmadığı takdirde faaliyeti devamlı durdurma riskiyle karşılaşır.
Özetlemek gerekirse, çevre izin ve lisans olmadan faaliyet göstermek en ağır yaptırımlara tabidir:
Bu nedenle herhangi bir işletme, kapsama giriyorsa önce geçici faaliyet belgesini, ardından mutlaka çevre izin ve lisans belgesini alarak faaliyetine başlamalıdır. Aksi halde yasal sonuçları son derece ağır olacaktır.
Ek olarak, belge alındıktan sonra da bu belgenin şartlarına aykırı davranılması (örneğin izin konularından birinde sınır değerlerin aşılması) durumunda da yine cezai yaptırımlar söz konusu olur. İdare, ihlalin niteliğine göre para cezası, süreli durdurma veya belge iptali gibi yaptırımlar uygulayabilir.
Örneğin, denetimlerde atık su arıtma tesisini çalıştırmadığı tespit edilen bir işletmeye hem yüksek para cezası kesilir hem de sorunu çözene kadar faaliyeti durdurulabilir. Tekrarı halinde belge iptaline kadar giden süreçler yaşanabilir.
Sonuç olarak, çevre izni ve lisansı bir formalite olarak görülmemeli, işletmenin bu belgeyi aldıktan sonra da çevre mevzuatına uygun şekilde çalışmaya devam etmesi gerektiği unutulmamalıdır. Devletin çevre denetimleri ve cezai müeyyideleri, bu uyumu sağlamak üzere oldukça caydırıcı şekilde düzenlenmiştir.
Çevre izin ve lisans sürecinde ve devamında, yetkili çevre danışmanlık firmaları önemli bir rol oynar. Çevre mevzuatına göre, Ek-1 veya Ek-2 listesinde yer alan bir işletme, ya bünyesinde çevre yönetim birimi kurarak yeterli sayıda sertifikalı çevre görevlisi istihdam etmeli ya da Bakanlıktan yeterlik almış bir çevre danışmanlık firması ile anlaşarak bu hizmeti temin etmelidir. Bu, yasal bir zorunluluktur ve izin sürecinin doğru yürütülmesi için temel bir adımdır
Yasal olarak, çevre izni/lisansı başvurusu yapma yetkisi sadece çevre yönetim birimi olan işletmelere veya danışmanlık firmalarına verilmiştir. Dolayısıyla kapsam dahilindeki bir tesisin, danışman olmadan süreci kendi kendine yürütmesi mümkün değildir.
Ayrıca izin alındıktan sonra da Ek-1 ve Ek-2 tesislerinin düzenli çevre danışmanlık hizmeti alması (ya da iç çevre görevlisi bulundurması) zorunlu tutulmaktadır. Aksi halde, yapılan denetimde danışmansız faaliyet tespit edilirse idari yaptırım uygulanabilir.
Bir çevre danışmanlık firması ile çalışmaya karar veren işletmelerin, seçecekleri firmayı bazı kritik kriterlere göre değerlendirmesi gerekir:
Bu kriterlerin yanı sıra işletmenin yönetimiyle danışman firma arasında güven ilişkisi kurulması da önemlidir.
Danışman firmanın işletmeyi yakından tanıması, adeta bir çözüm ortağı gibi çalışması beklenir.
Örneğin Ulus Çevre (Ulus Mühendislik Çevre Danışmanlık Eğitim İş Sağlığı ve Güv. San. Tic. Ltd. Şti.) yukarıda bahsedilen yeterliliklerin hepsini bünyesinde barındıran bakanlık onaylı öncü kuruluşlardan biridir.
Uzman kadrosu, geniş sektörel tecrübesi ve Bakanlık tarafından verilen yeterlik belgesi ile Ulus Çevre, işletmelerin çevre izin ve lisans süreçlerini sorunsuz yönetmelerine yardımcı olabilecek güvenilir danışmanlık firmalarından biridir.
Danışman seçerken, Ulus Çevre gibi köklü ve donanımlı firmalarla çalışmak, işletmelere hem yasal uyum hem de çevresel performans açısından büyük katkılar sağlayacaktır.
Eğer işletmeniz Çevre İzin ve Lisans Yönetmeliği’nin Ek-1 veya Ek-2 listesinde yer alıyorsa, çevre izin ve lisans belgesi almak zorunludur. Bu kapsamda olmayan küçük işletmeler için zorunlu değildir, ancak çevre mevzuatına uyma yükümlülüğü devam eder.
Ek-1 ve Ek-2 listelerinde yer alan tesisler çevre izni almak zorundadır. Büyük sanayi tesisleri, enerji santralleri, atık işleme, maden, kimya, çimento ve organize hayvancılık işletmeleri bu kapsamdadır. Çevresel etkisi yüksek tüm faaliyetler için izin zorunludur.
Çevre lisansı almak için başvurular, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın e-İzin sistemi üzerinden çevrimiçi yapılır. Ek-1 tesisleri Bakanlığa, Ek-2 tesisleri İl Çevre Müdürlüğü’ne başvurur. Başvurular elektronik imza ile iletilir.
Çevre izin veya çevre izin ve lisans belgesi 5 yıl geçerlidir. Süresi dolmadan en az 6 ay önce yenileme başvurusu yapılmalıdır. Süresi geçen belgeler geçersiz sayılır ve işletme izinsiz duruma düşer.
Çevre izin ve lisans belgesi almadan faaliyet gösteren işletmelerin faaliyetleri derhal durdurulur. Ayrıca milyon TL’ye varan idari para cezaları uygulanır. Belge alınmazsa hem üretim durur hem de ağır mali yaptırımlar uygulanır.